2022 perakendeciler için metaverse'in devasa teknoloji fırsatlarını benimsemelerinin tam zamanı, aksi takdirde geride kalma riskiyle karşı karşıya kalabilirler. Geçtiğimiz yılı değerlendirdiğimizde Collins & The Guardian tarafından yapılan detaylı bir araştırma sonunda yılın kelimesi "NFT" seçildi. Şüphesiz NFT’nin yanı sıra "Metaverse" kelimesini duymayan neredeyse kalmamış gibidir. 2022’nin kelimesinin de metaverse olabileceğini ön görmek çok da zor değil. Global ve ulusal perakende sektörlerine kısa bir bakışla denilebilir ki sektör henüz,  bu konudaki inovasyon sorumluluğunu üstlenmekten hayli uzakta. 
 

 
*Samsung'un Decentraland'de açtığı mağaza.
 

Öte yandan sonunda bazı perakende markalarının meta veri tabanına kafa yorduğuna dair işaretler görüyoruz. Samsung, Decentraland platformunda sanal mağazası Samsung 837X'i 'sınırlı bir süre' için tanıtarak öncülük ediyor. Mağaza, kullanıcıların NFT rozetleri için görevlerde yarışabilecekleri ve DJ Gamma Vibes tarafından düzenlenen canlı bir gösteride avatarlarının saçlarını kazıtabilecekleri üç benzersiz deneyimi bir araya getiriyor.

Metaverse’de İlk Perakende Adımları
Samsung, metaverse evrenini pop-up mağaza açarak test eden ilk marka değil elbette.  2021'de Gucci, çocuklar ve gençler arasında popüler olan çevrimiçi çok oyunculu platform Roblox'ta Garden Experience'ı başlattı.
Roblox ve lüks moda perakendesi bariz bir eşleşme gibi görünmese de Gucci'nin en pahalı dijital aksesuarı olan Queen Bee Dionysus çantası - 4.100 $'dan işlem gördü ki bedel gerçek dünyadaki Gucci eşdeğerinden 500 $ daha fazla.

*Gucci Queen Bee Dionysus Çanta
 

Bu test marka deneyimleri, PR desteği ve yüksek konseptli demolar, perakendenin metaverse'e kaçınılmaz yolculuğunun önemli bir parçası olarak görülüyor. Ancak alan -ve müşteri beklentileri- hiper hızda hareket ederken, perakendecilerin hala birinci viteste oldukları iddia edilebilir.
Şu an Dünya nüfusunun yaklaşık %40'ı gamer ve milyonlarca kişi en sevdikleri sanatçıların çevrimiçi oyun platformlarındaki konserlerine katılmak için şimdiden para ödüyor.
Bu büyüyen kitle, bu platformlarda da en sevdikleri markalarla düzenli olarak etkileşim kurma ve işlem yapma fırsatı için sabırsızlanıyor. Günümüzün önde gelen perakende markaları bu zorluğa göğüs germezse ve bu talebi karşılayamazsa, bunu başaran diğer yeni markalar hızla ortaya çıkacaktır.

Artık Oyun Yok!
Geleneksel perakendecilerin ve markaların meta veri tabanını anlamakla vakit kaybetmeden hızlıca özümseyip gelecekte hızla şekillenerek hayatımıza girecek meta-ticaretin (MetaCommerce) gerçekte nasıl çalışacağı konusuna yoğunlaşmalarının zamanı geldi.

Popüler metaverse platformlarında satın almak ve yönetmek için hangi dijital gayrimenkullere ihtiyaçları var? Meta veri deposunda mağaza içi deneyimleri nasıl olacak ve daha da önemlisi, markanın diğer kanallarına nasıl bağlanacak?

Ödeme-satın alma gibi süreçler yalnızca dijital mi olacak, yoksa müşteriler gerçek dünyadaki hizmetleri ve ürünleri de satın alabilecek mi? Yerine getirme ve müşteri hizmetleri gibi daha geniş süreçler işletmeyle nasıl bütünleştirilecek?

Markaların ve perakendecilerin bu cesur yeni dünyada hayatta kalmalarının ve başarılı olmalarının tek yolu, bir hiper otomasyon stratejisini ve tam entegre bir işi benimseyerek hiper otomatikleştirilmiş bir işletme olarak adlandırılan şeye dönüşmektir.

Metaverse veri deposu bir tür hiper-gerçekliği temsil eder. Herkesin herhangi biri veya herhangi bir şey olabileceği ve potansiyel olarak her şeyi gerçekleştirebileceği dijital bir alan.
Ürünler ve siparişleri karşılama sonsuz derecede daha dijital ve çeşitli hale geldikçe, metaverse tabanındaki müşteri talebi daha da az tahmin edilebilir hale gelecek ve işletmenizde manuel süreçlere yer kalmayacak.
 

Yeniden Şekillenecek bir Perakende Dünyası Yolda!
Bu değişiklikler, perakendecilerin işlerini, ürünlerini ve hizmetlerini ve en önemlisi müşteriyle olan ilişkilerini yeniden tasarlamaları gerektiği anlamına geliyor ve bunlar, onlarca, hatta yüzlerce farklı araç, teknoloji, yazılım uygulaması ve platformun entegrasyonunu hızla yönetme ve otomatikleştirme becerisini içeriyor.
İnanın ki buna değecek. Tahminler, metaverse pazarının 2024 yılına kadar 800 milyar dolar değerinde olacağını söylüyor. Ancak perakendecilerin artık hiper otomasyona ayak uydurması gerekiyor ve diyebiliriz ki kaybedecek zaman yok.

**Bu yazı Digital Network Alkaş İçerik ekibi tarafından özel olarak hazırlanmıştır. İzinsiz veya kaynak göstermeden kullanılamaz.